Bu yıl kış etkisini uzun zamandır göstermediği
kadar güçlü hissettirdi. Soğuk etkisi ile düşen vücut direncimizle iyi havalandırılmayan
kapalı alanlara girdiğimizde sık sık üst solunum yolu rahatsızlıkları yaşadık.
Ancak çetin kış koşullarından doğrudan etkilenen bir yanımız daha var! Soğukla
devamlı temas halinde olan en büyük organımız...
Soğukla temas eden en büyük organımız da neymiş
diye sorduğunuzu duyar gibi oluyoruz. Bu organ elbette bütün vücudumuzu saran ve
esasen bir duyu organımız olan derimizdir. Derimiz bütün bedenimizin yaklaşık yüzde
7'sini oluşturur. Aslında derimiz bedenimizdeki en önemli organlarımızdan
biridir pek çok hastalığın belirtilerini ilk olarak cildimiz verir bu açıdan
deneyimli bir doktor en doğru teşhisi koymak için muayene esnasında mutlaka
cildimize de bakacaktır.
Cilt sağlığımızı korumak için piyasada onlarca
krem, losyon, merhem bulunur bunların bir kısmını kışın soğuktan korunmak ve
cildimizin çatlamasını önlemek için kullanırız bir kısmını güneş yanıklarına
karşı koruyucu olarak kullanırız bir kısmını kozmetik amaçlı yaşlanma
etkilerini geciktirir umudu ile kullanırız bir kısmını da cilt doktorumuzun
önerisi ile tedavi maksatlı kullanırız.
Oysa cilt sağlığımız da genel beden sağlığımızın
etkisindedir. Biz ne kadar sağlıklı yaşarsak ne kadar bilinçli beslenirsek
cildimiz de o kadar sağlıklı olacaktır. Dengeli ve sağlıklı bir beslenme düzeni
ile cildimizin sağlığını ve canlılığını uzun yıllar koruyabiliriz!
Sigara ve alkol gibi zararlı alışkanlıkları
hayatımızdan çıkarttığımızda ve beslenmemizde antioksidan vitaminlerin, minerallerin
ve suyun dengesini doğru şekilde ayarladığımızda abur cuburdan ve rafine
ürünlerden(beyaz şeker, beyaz un vb) uzak durduğumuzda cildimizin de adeta
gençleşerek canlandığını, parlayıp ışıldadığını, çatlaklardan arınıp güçlendiğini
nemlendiğini ve yumuşadığını görürüz!
Canlanan bir cilt gençleşen bir birey demek
olduğundan doğru beslenme ve sağlıklı yaşam eşittir bolca iltifat ve güçlenen bir
özgüven demektir!
Cildimiz için Vitamin, Mineral ve Yağ Asidi
Desteği:
Ülkemiz halen bir tarım ülkesi olma özelliği
taşıdığı için çok şanslıyız toprak elbette bizden önceki kuşakların zamanındaki
kadar zengin değil bu da tarım ürünlerinin içindeki vitamin, mineral ve yararlı
bileşiklerin miktarını azaltıyor ancak yine de bedenimizin ihtiyaç duyduğu
miktarlarda besin öğesini gıdalarımızdan alabiliyoruz.
Sağlıklı bir cilt için A,C,E ve B vitaminlerine,
demir ve kükürt gibi minerallere ve yağ asitlerine ihtiyacımız var. Bunları
alabileceğimiz kaynaklarımız oldukça zengin ve çeşitli.
A vitamini: Yaşlanmayı
geciktirici antioksidan etkide vitaminlerimizdendir. Cilt, göz, üreme
organları, diş ve kemiklerimizin sağlığı için gereklidir. Sivilce tedavisinde
de kullanılır. Yumurta akı, ciğer, süt, koyun eti, dana eti, tavuk eti ve av
hayvanlarının eti, patlıcan, havuç, kereviz, lahana, karnıbahar, hurma,
ıspanak, çilek, taze fasulye, mercimek, kavun, şalgam, portakal, greyfurt ve
domateste yani genel olarak sarı, turuncu ve yeşil renkli sebzelerde ayrıca kırmızı
biber, maydanoz, nanede bulunur.
C vitamini: Yaşlanmayı
geciktirici antioksidan etkide vitaminlerimizdendir. Cilt ve ağız diş
sağlığımız üzerindeki etkisi büyüktür. Yaraların iyileşmesini kolaylaştırır, cilt çatlaklarına
iyi gelir. C vitamini, turunçgiller, tüm koyu yeşil yapraklı sebzeler, patates,
kivi, ananas, çilek, elma, böğürtlen, muz, avokado, kuşkonmaz, maydanoz, kabak,
soğan, domates, lahana, ıspanak, salatalık, bezelye gibi sebze ve meyvelerde
bulunur.
E vitamini: Yaşlanmayı
geciktirici antioksidan etkide vitaminlerimizdendir. E vitamini içeren kremler
cilde sürüldüğünde cildin nemlenmesine yardımcı olur. Yumuşaklık sağlar
pürüzleri giderir. E vitamini başta tahılllar olmak üzere yeşil sebzelerde bol
miktarda bulunur. Kahverengi pirinç, yumurta, süt, yulaf ezmesi, tatlı patates,
badem, fındık, ceviz, ayçiçeği yağı, antep fıstığı, soya yağı, balık yağı, ısırgan
otu, kuş burnu, mısırözü yağı ve buğday tanesi en iyi kaynaklarıdır.
B vitaminleri: Genel cilt ve
saç sağlığı yanında ciltteki istenmeyen siyah noktaların tedavisi için de kullanılır. B vitaminleri
brokoli, havuç, hurma, peynir, yumurta, balık, yerfıstığı, patates, domates,
buğday, fındık, ceviz, baklagiller, karnıbahar, meyankökü, ısırgan otu,
maydanoz, nane ve kuşburnunda bulunur.
Omega 3 Omega 6: Omega yağ
asitleri kan dolaşımının düzenlenmesinde ve cilde oksijen taşınmasında önemli
roller üstlenir. Cilt kılcal damarlar sayesinde ne kadar iyi beslenir ve
oksijenlenirse o kadar canlı ve genç görünüz. Omega 3 Omega 6 yağ asitlerinin
en iyi kaynağı balıktır. Özellikle somon balığı iyi bir kaynak olarak bilinir.
Demir: Cilt sağlığı için yararlı
olan bir mineraldir. Demir, karaciğer, kırmızı et, roka, yumurta sarısı,
istiridye, kabuklu yemişler, mercimek, kuru fasulye, pekmez, kuşkonmaz ve yulaf
ezmesinde bulunur.
Kükürt: Sağlıklı cilt, saç ve
tırnaklar için gereklidir. Kükürt soya, sarımsak, lahana, soğan, fındık ve
cevizde bulunur.
CİLT SAĞLIĞIMIZI KORUMAK İÇİN MUTLAKA YAPMAMIZ GEREKENLER:
- Sigaradan(ve bütün tütün mamüllerinden) ve içilen ortamlardan uzak duralım.
- Alkollü içkilerden ve kafeinli içeceklerden uzak duralım.
- Stres yaşlanma etkilerini artırır cilde zarar verir stresten kaçınalım, stresle mücadele etmeyi öğrenelim.
- Vitamin ve minerallerden zengin gıdaları tüketmeye özen gösterelim.
- Sağlıklı beslenelim derken tüketim miktarlarına dikkat etmezsek kilo alırız fazla kilolar genel sağlığımızı olumsuz etkileyeceği gibi cilt sağlığımızı da olumsuz etkiler.
- Düzenli egzersiz genel beden sağlığımızı ve ruh sağlığımızı olumlu etkilediği gibi cilt sağlığımızı da olumlu etkiler.
- Günde 1,5 litre kadar su ve 1-2 fincan yeşil çay içmeye özen gösterelim. Deri hücrelerimizin suya ihtiyacı olduğunu unutmayalım.
- Cilt kuruluğu şikayetimiz varsa mutlaka salatalarımıza 1 tatlı kaşığı zeytin yağı ilave edelim. Yemeklerimizde zeytin yağı kullanalım. Yeteri kadar su içmeye özen gösterelim.
- Sivilce sorunumuz varsa ıspanak, maydanoz, roka gibi koyu yeşil yapraklı sebzeleri tüketmeye özen gösterelim.
- Güneş ışınlarına ihtiyacımız var güneş en önemli D vitamini kaynağımız ve güneş olmazsa besinlerden aldığımız D vitamininden de yararlanamayız. Ancak saatlerce güneş banyosu yapmak ve bronzlaşmaya çalışmak cilt sağlığımız için oldukça zararlıdır. Güneşin dik açıyla geldiği saatlerde güneşten kaçınalım ve bronzlaşmak için yapılan güneş banyosu alışkanlığımızdan vazgeçelim.
Bedenimizi saran en büyük organımız olan
cildimize gereken özeni göstereceğimiz,
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder